Dr. Ludovic Moy
(Kadın Doğum Uzmanı / Jinekolog)
Bir kadın için gebe olup olmadığını bilmek açıkça temel bir bilgi, esas bir haktır ve erken gebelik testleri yadsınamaz bir dönüm noktasıdır.
Biyolojideki ilerlemeler, hCG'nin kan ve idrarda güvenilir ve erken saptanmasına olanak tanır ve bir kadın artık "gebe olup olmadığını" çok erken, adet gecikmesinden çok önce anlayabilir. Elbette birkaç gün sonra yapılacak bir ultrason taraması olumlu bir sonucu tamamlayacaktır.
Kadınların aradığı bu erken bilgi, bir “heves” ya da bir fantezi olarak değil, daha çok temel bir sorunun cevabı olarak görülmelidir. Tabii ki kadınların kendilerine bu soruyu sorabilecekleri pek çok durum vardır ve sonuçların da aynı derecede çeşitli neticeleri olabilir: bunlar, doğum kontrolünü bıraktıktan sonraki ilk deneme döngüsünde ortaya çıkabilecek pozitif bir testin sevincinden, uzun bir bekleme ve deneme süresiden sonraki hayal kırıklığına kadar uzanır. Hamile kalmak istemeyenler için, negatif bir sonuç rahatlama sağlarken, erken bir pozitif sonuç, gebeliği kendi isteğiyle sonlandırıp sonlandırmayacağına karar vermeden önce uygun bir düşünme süresi sağlar.
Gebeliğin başlangıcındaki erken bilgiler, örneğin bir tedaviyi gebe kalma tarihine mümkün olduğunca yakın bir zamanda başlatmak veya durdurmak veya dış gebelik öyküsünden sonra olduğu gibi yakın izleme ayarlamak tıbbi açıdan da önemli olabilir.
Son yıllarda gebelik testlerinin etkinliği, kısır çiftlerin üreme için kullanabileceği teknikler gibi gelişmiştir. Bu çiftlerin oranı pek çok nedenden dolayı artmaktadır ve hamilelik beklentisi giderek endişe ve bilgi ihtiyacı yaratmaktadır. Erken testler de anında yanıt vererek ve belirsizlik dönemini sınırlayıp bu çiftlerin kendilerine sunulabilecek tedaviyle başa çıkmalarına yardımcı olarak burada önemli bir rol oynar.